Bakan Bayraktar, Almanya'nın Akkuyu'yu Engelleme Çabalarını Eleştirdi
Türkiye'nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Almanya'nın Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşasına yönelik engelleme girişimlerini sert sözlerle eleştirerek, Almanya'nın bu tutumunun Türkiye'nin enerji güvenliğine yönelik bir tehdit olduğunu belirtti.
Bakan Dönmez, geçtiğimiz günlerde Almanya'nın Akkuyu'ya yapılacak yatırımları engelleme amacıyla bazı tedbirler aldığını ve bu tedbirlerin Türkiye'nin enerji politikalarını baltaladığını ifade etti. "Almanya'nın Türkiye'nin enerji bağımsızlığına yönelik bu müdahalesi kabul edilemez. Akkuyu Nükleer Santrali, Türkiye'nin enerji ihtiyaçlarını karşılamak ve enerji çeşitliliğini artırmak için hayati önem taşıyor." dedi.
Bakan Dönmez, Almanya'nın Akkuyu'yu engelleme girişimlerinin arkasında siyasi ve ekonomik motivasyonlar olduğunu öne sürdü. "Almanya'nın bu girişimleri, Türkiye'nin enerji alanında daha güçlü bir şekilde büyümesini engellemek ve Alman şirketlerinin Türkiye pazarına girmesini engellemek amacını taşıyor." şeklinde konuştu.
Bakan Dönmez, Türkiye'nin Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşasında kararlı olduğunu ve Almanya'nın engelleme girişimlerinin bu projeyi baltalayamayacağını belirtti. "Akkuyu, Türkiye'nin enerji geleceğinin önemli bir parçasıdır ve bu projeyi tamamlamak için her türlü çabayı göstereceğiz." dedi.
Almanya'nın Akkuyu'yu engelleme girişimleri, Türkiye'nin Rusya ile olan yakın ilişkilerini de gündeme getirdi. Almanya, Akkuyu'nun inşasında kullanılan teknolojinin Rusya'ya yönelik yaptırımlarla çakıştığını savunarak, bu projenin Rusya'ya ekonomik destek sağlayacağını iddia ediyor.
Ancak Bakan Dönmez, bu iddiaları reddederek, Akkuyu'nun Türkiye'nin enerji bağımsızlığını güçlendireceğini ve Rusya'ya herhangi bir ekonomik destek sağlamayacağını vurguladı. "Akkuyu, Türkiye'nin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için hayati önem taşıyor ve bu projeyi Rusya'ya olan bağımlılığımızı azaltmak için kullanacağız." şeklinde konuştu.
Almanya'nın Akkuyu'yu engelleme girişimleri, Türkiye'nin enerji politikalarına yönelik dış müdahalelerin bir örneği olarak değerlendiriliyor. Bu girişimler, Türkiye'nin enerji güvenliğine yönelik tehditleri ortaya koyarken, aynı zamanda Türkiye'nin enerji alanında daha güçlü bir şekilde büyümesinin engellenmeye çalışıldığını da gösteriyor.
